BASINA VE KAMUOYUNA
Dün itibariyle Meclis’te başlayan şiddet yasası görüşmelerini, yaklaşık bir yıldır taleplerimizi yasaya yansıması için hem alanlarda hem de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile müzakerelerde yorulmadan dile getiren kadın örgütleri olarak hayalkırıklığı ve tedirginlikle izliyoruz. Başbakan ve hükümet sözcülerinin kadına karşı şiddeti durdurmaya yönelik ve yasayla ilgili bugüne kadarki sözleri tutmaması, çıkacak yasayı şiddet mağduru kadınların ihtiyaçlarını karşılamaktan giderek uzaklaştırmaktadır. Hükümet kulaklarını kendi dışındaki tüm seslere tıkamış durumdadır. Genel Kurul görüşmeleri sırasında muhalefet partileri ve milletvekilleri tarafından sunulan, yasadaki eksiklikleri ve hataları ortadan kaldırmaya yönelik, kadın örgütlerinin taleplerini de içeren onlarca önerge hükümet tarafından bir çırpıda reddedilmiştir.
Başta yasanın adında “ailenin korunması” ifadesinin yer alması ve yasada “toplumsal cinsiyet” kavramına yer verilmemesi konularındaki hükümetin açıklamaları biz kadınları ikna etmekten çok uzaktır. Gerek tedbirler arasında yer alan şiddet mağduru kadınların kreş hizmetinden yararlanmasına ilişkin düzenlemenin daraltılarak yetersiz hale getirilmesi, gerek şiddet uygulama ihtimali bulunanlar, azmettiren ve yardım edenler aleyhine de tedbir kararı alınması yönündeki çok sayıda önergenin konunun önemi gözetilmeksizin reddedilmesi, gerekse de şiddet vakalarına ilişkin başvurularda uzlaşma ve arabuluculuk girişimlerinde bulunulamayacağı yönünde düzenleme yapılması taleplerinin dikkate alınmaması kabul edilemez örneklerden bazılarıdır.
Gelinen bu noktada, bugün Genel Kurul’da devam edecek yasa görüşmeleri bizim için kritik önem taşımaktadır. Hükümetin dünkü uzlaşmaz tutumundan vazgeçmesini bekliyor, dün yapılan hatalı ve eksik düzenlemelere ilişkin itirazlarımız ve dikkate alınmayan taleplerimiz baki olmak kaydıyla, yasanın etkin, süratli ve caydırıcı olması yönündeki aşağıdaki taleplerimizin dikkate alınmasını istiyoruz:
- Şiddete uğrayan kadınların tek adımda yardım ve korunma alabileceği 7 gün 24 saat ve tek çatı ilkesiyle çalışacak merkezlerinin teşkilat, görev ve kadrolarının kadın örgütlerinin talepleri doğrultusunda düzenlenmesini;
- Yasada sığınaklar ve cinsel şiddet kriz merkezlerinin yer almasını;
- Kadın örgütlerinin şiddet ve cinayet davalarına müdahilliğinin kabul edilmesini;
- Zorlama hapsi kararı için tedbir kararı verilen, tedbir kararına aykırılığın gerçekleştiği, şiddet mağdurunun bulunduğu yer aile mahkemelerinin tümünün yetkili olmasını;
- Kadınlara yapılacak maddi yardımın Bakanlık tarafından karşılanmasını;
- Kadının sağlık güvencesi şiddet uygulayana bağlı olması durumunda sağlık masraflarının devlet tarafından karşılanmasını talep ediyoruz.
Günde en az 5 kadının yaşama, çalışma, evlenme, boşanma, giyinme ve benzeri hakları için öldürüldüğü dünyanın tek ülkesi olan Türkiye’de, buna dair rahatsızlığı olan başta kadın milletvekilleri olmak üzere tüm vekilleri bu konudaki taleplerimize destek vermeye çağırıyoruz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Türkiye’den 241 kadın örgütünün temsil ettiği milyonlarca kadın olarak yasaya karşı gösterilen erkek egemen dirence karşı susmayacağımızı, yasanın peşini bırakmayacağımız haykırıyoruz!
241 Kadın Örgütü adına
ŞİDDETE SON PLATFORMU
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder